Reform – Animasyon Videolu Anlatım
Reform
Reform, kelime anlamıyla ‘’Yeniden Şekil’’. Yeniden şekil verilen şey ise Kilise… Ya da daha geniş bir ifadeyle Hristiyanlık…
– Orta Çağ Avrupası’nda Papa bütün krallardan daha güçlüdür. Bir kişinin krallığının kabul edilmesi için Papa’nın bunu onaylaması gerekir.
– Kiliseler toplum içerisinde çok yüksek bir konuma sahiptir. Kiliselerin söylediği hiçbir şey sorgulanamaz, aksi iddia edilemez.
– Olur da biri bir konuda kiliseden farklı düşünürse ve bunu dile getirirse kilise o kişiyi aforoz eder. Aforoz etmek demek dinden çıkarmak demektir. Kilise kendisine karşı gelen kişiyi halkın önünde rezil eder ve o kişinin dinden çıkarıldığını ilan ederdi. O kasabadaki insanlar artık o kişiyi dışlarlar ve o kişi ya tek başına ya da ailesiyle birlikte kasabasını terk etmek zorunda kalırdı.
– Bir de ‘’enterti’’ isimli bir uygulama var ki bu da bir köyün hatta bazen bir şehrin topluca dinden çıkarılması anlamına gelmektedir.
– Endüljans uygulaması ise kilisenin para karşılığında insanların günahlarını affetmesi ve insanlara cennetten arazi satması idi. Öyle ki endüljans uygulamasının ardından bir belge düzenlenip verilmekteydi.
– Halkın sıkı sıkıya bağlı olduğu kilise, bilimsel çalışmaları engelliyor, bilim insanlarının çoğunu dinsizlikle suçluyordu.
Orta Çağ boyunca yüzyıllardır süren bu baskı ve sömürü sistemi dayanılmaz bir hal almaya başlamıştı. Coğrafi Keşiflerle öğrenilen bilgiler, zenginleşen insanlar ve gelişen özgür düşünce ortamı kiliseye başkaldırmak için gerekli altyapıyı hazırlamıştı. Nihayetinde Marthin Luther isim bir başrahip 1517 yılında Almanya’daki Witte-Berg Şatosu’nun kilise kapısına 95 maddelik bir bildiri asmıştır.
Bu bildiride öne çıkan bazı maddeler şu şekildedir:
- Hz. İsa çektiği çileyle insanoğlunun günahkarlığının borcunu ödemiştir. İnsanlar kendilerini günahkâr olarak görmemelidir.
- Kilise insanları dinden çıkaramaz, insanların günahlarını bağışlayamaz. Günahların bağışlanması Tanrı ile kul arasındadır. İnsanların dua etmek için aracıya ihtiyacı yoktur.
- Hristiyanlıkta cennetten arazi satışı diye bir şey yoktur.
- İnsanlar İncil’i anlamak için kendi dillerinde okumalıdır ve gerçek Hristiyanlığın ne olduğunu öğrenmelidir.
Papalığın tüm itirazlarına rağmen Martin Luther İncil’i Almancaya çevirmiştir. Papalığın girişimleri Reform hareketinin önüne geçememiştir. Bazı prensler ve krallar da bu hareketi desteklemiş, Almanya’da başlayan Reform hareketi kısa sürede birçok Avrupa ülkesinde yayılmıştır.
Hristiyanlığın ana mezhebi olan Katoliklik dışında Martin Luther’in düşüncelerini benimseyenler tarafından Protestanlık mezhebi kurulmuştur. Protestanlık dışında da Protestanlığa benzer farklı birçok mezhep ortaya çıkmıştır. 1600 ile 1650 yılları arasında Avrupa’da Katolikler ve Protestanlar arasında kanlı mezhep savaşları yaşanmıştır. Her iki tarafın da çok yıprandığı bu savaşların sonunda Protestanlık mezhebi kendisini kabul ettirmiştir.
Reform hareketinin başarıya ulaşmasıyla;
Papalığın, yani dinin Avrupa toplumları üzerindeki baskısı azalmıştır.
Özgür düşünce ortamı daha da gelişmiştir.
Bilimsel çalışmalar hız kazanmıştır.
Birçok yeni mezhep ortaya çıkmıştır. Krallar güçlenmiştir.
Özgür düşüncenin gelişmesi ve bilimsel çalışmaların hız kazanması bugünkü yüksek Avrupa kültürünün ortaya çıkmasını sağlamıştır. Peki Avrupa’nın yüksek bir kültür olmasını engelleyen şey din miydi? Avrupa yükseldiği için mi din ile arasına mesafe koydu, din ile arasına mesafe koyduğu için mi yükseldi?